Sinema ve tiyatro sanatçısı ve aynı zamanda 1967'ten 1984'e kadar Türk Pop Müziğinde yorumculuk da yapmış ve bu sürede 7 adet 45lik çıkarmış olan çokyönlü sanatçımız Parla Şenol'un babasıdır.
Armağan Şenol İstanbul'da doğdu. 5 yaşındayken Fransızca öğretmeni olan annesinin tayini dolayısiyle İzmir'e gider ve 5-17 yaşını burada geçirir. Karataş'ta iki katlı bir evde oturdular. Ufak tefek olmasına rağmen gençliği aktif geçmiş; Cirit, yüksek atlama, sırıkla atlama, yüzme, boks, basketbol. O boyuna rağmen basketbol koçluğu dahi yapmış. Sonra müziğe tutkun olmuş, sıcak oluyor bahanesiyle evinin alt katındaki odaya geçtikten sonra geceleri kaçıp barlarda pavyonlarda şarkı söylemeye başlar. Ve onu ilk keşfeden Fehmi Ege'dir. Armağan Şenol'u İstanbul' aldırır. Aile, İstanbul Beyoğlu'nda bir apartmana yerleşir.
Armağan Şenol bar, gece klübü, pavyon diye adlandırılan pek çok değişik yerde giderek artan bir ölçüde hayran ve deneyim kazanmaya bir süre devam ettikten sonra İstanbul Radyosu’nun sınavlarına girip kazanarak, bir emisyon, yani bir ‘program yayın saati’ sahibi oldu.
1949'da Orhan Boran'lı ve Tarık Gürcan'lı radyo günlerinde, Necdet Korutürk ve Arkadaşları, Celal İnce, Yaşar Güvenir, Şecaattin Tanyelli ve Nevzat Yalaz ile birlikte Armağan Şenol da tango söylerdi.(Hürriyet arşiv'en alıntı)
Armağan Şenol, 1955'de 50'li yıllardaki Jazz (Caz) ve Hafif Batý Müziði orkestraları furyasına kapılıp kendi orkestrası Armağan Şenol ve Arkadaşları Orkestrasını kurdu.
O yıllarda orkestrası ile “ekstra” tabir ettiği işlere gitmeye başlamış (düğünler, özel balolar, yılbaşı baloları ve defilelere). Orkestra provaları çoğunlukla evinde yapardı. Ondan kat be kat yaşlı, kariyer sahibi müzisyenler olduğu gibi, genç, deneyimsiz ama yetenekli gençler de bulunurdu bazan bir arada.Bıkmadan, yorulmadan yaptığı provalarla o gençleri de eğitir, grubun genel seviyesini bozmayacak bir performans sergilemelerini sağlardı, diğer elemanların da katkılarıyla. Müziğin teorisinden çok, ruhunu yakalamaya yönelik bir bakışı ve uygulaması vardı. Hatta hiç nota bilmeyenlerden harikalar yaratırdı.(Parla Şenol'un Yaşam Dersleri-Forumdaki anıları'ndan alıntı: 1-3 ve 6.paragraflar)
5 Ocak 1965 yılında Hürriyet Gazetesi tarafından düzenlenen Altın Mikrofon yarışmalarında müsabıklar (yarışmacılar) arasında 3ncü sırada katılan Armağan Şenol Orkestrası da vardı.
1966'da ilk 45'liği Efes Plak'tan ''Canım İstanbul / Hayal'' olmak üzere, 1967'de Girgin Plak'tan ''Cilveli Naciyem / Dol Karabakıra Dol'', 1968'de Çoşkun Plak'tan ''Bebeğim Meleğim / Kalbinde Bir Ben Olsam'', 1969'da Sayan Plak'tan ''Son Beste / Çın Çın'' ve 1975'de Ezgi Plak'tan Yayla Kızı / Vuslat isimli 45'likleri çıkarttı.
''Vuslat'' şarkısı 1978'de Füsun Önal tarafından da yorumlandı ve Erol Evgin ile birlikte Almanya'da çıkarılan bir karma kaset albümde yer aldı. (Kaset, Minareci 3376, Almanya)
29.11.2003 Cumartesi günü TV'da Kerem Görsev'in sunduğu "Kerem Görsev'le Caz" programına o hafta yılların usta sesi Armağan Şenol konuk oldu.
(Zaman-arşiv)